Category: Makale

Üniversite Son Sınıf Öğrencilerinin İş Seçim Kriterlerinin Belirlenmesine Yönelik Bir Araştırma

Üniversite Son Sınıf Öğrencilerinin İş Seçim Kriterlerinin Belirlenmesine Yönelik Bir Araştırma

Makale Bilgileri
Dergi: İşletme ve Ekonomi Araştırmaları Dergisi
Makalenin Başlığı: Üniversite Son Sınıf Öğrencilerinin İş Seçim Kriterlerinin Belirlenmesine Yönelik Bir Araştırma
Yazar(lar): Oya Korkmaz, Nüket Kırcı Çevik
Cilt: 5
Sayı: 13
Yıl: 2014
Sayfa: 167-186
ISSN: 1309-2448
Özet
Bu çalışma öğrencilerin iş seçiminde etkili olan kriterleri, bu kriterlerin öğrencilerin demografik özellikleri itibariyle değişip değişmediğini ve iş seçiminde etkili olan bu kriterlerin kendi aralarında bir ilişki olup olmadığını araştırmaktadır. Elde edilen bulgulara göre; öğrencilerin meslek seçimini etkileyen en önemli kriter, “iyi ücret politikasına sahip bir işyerinde çalışma kriteri”dir. Bu kriterin ardından sırasıyla, “kariyer fırsatları sunan bir işyerinde çalışma”, “iyi bir çalışma ortamına sahip bir işyerinde çalışma”, “iş güvenliğine sahip bir işyerinde çalışma”,” yabancı ülkelerle sıkı ilişki içinde olan bir işyerinde çalışma” ve “güncel araç ve gereçlere sahip bir işyerinde çalışma” kriterleri gelmektedir. Yapılan analizler sonucunda bu sıralamanın öğrencilerin demografik özelliklerine göre değiştiği ve çalışmada dikkate alınan iş seçim kriterleri arasında korelasyonlar olduğu belirlenmiştir.
Anahtar Kelimeler: İş seçim kriteri, kişi iş uyumu, stratejik insan kaynakları, kariyer yönetimi, frekans analizi
JEL Sınıflandırması: J21, J23, J24, J31

https://www.berjournal.com/wp-content/plugins/downloads-manager/img/icons/pdf.gif Full Text

Misyon ve Vizyon İfadelerine Göre Türkiye’nin İlk 100 Büyük Şirketinin Girişimcilik Özellikleri

Misyon ve Vizyon İfadelerine Göre Türkiye’nin İlk 100 Büyük Şirketinin Girişimcilik Özellikleri

Makale Bilgileri
Dergi: İşletme ve Ekonomi Araştırmaları Dergisi
Makalenin Başlığı: Misyon ve Vizyon İfadelerine Göre Türkiye’nin İlk 100 Büyük Şirketinin Girişimcilik Özellikleri
Yazar(lar): Yücel Erol, Engin Kanbur
Cilt: 5
Sayı: 3
Yıl: 2014
Sayfa: 149-165
ISSN: 1309-2448
Özet
Misyon ifadesi bir örgütün tüm amacını, vizyon ifadesi ise örgütün ulaşmak istediği çekici görüntüyü açıklamaktadır. Örgütler misyon ve vizyon ifadelerinde inovasyon, liderlik, rekabetçilik, risk alma, yaratıcılık, kalite, esneklik, güvenilirlik, öğrenme gibi bazı özelliklere dikkat çekmektedir. Bu özelliklerin çoğu örgütlerin başarılı geleceğinde anlamlı derecede etkilidir. Bu çalışmada, misyon ve vizyon ifadeleri bir örgütün girişimcilik yeteneğini yansıtan bir ayna olarak düşünülmektedir. Bu çalışmanın amacı Türkiye’deki lider örgütlerin girişimcilik özelliklerini misyon ve vizyon ifadeleri yardımıyla değerlendirmektir. Bu amacı başarmak üzere yazın boyunca öncelikle örgütlerin girişimcilik özellikleri anlamlı faktörler olarak tanımlanmaktadır. Daha sonra Türkiye’nin İlk 100 Büyük Şirketi Listesi’ndeki her bir örgütün misyon ve vizyon ifadeleri bu faktörlere göre incelenmiştir. Bu değerlendirmenin sonucunda, görülmektedir ki, örgütlerin bazıları girişimcilik özellikleri üzerinde büyük bir performans gösterirken diğerleri aynı performansa sahip değildir. Daha fazlası anlaşılmalıdır ki bazı girişimcilik özelliklerinin bazı sektörlerde büyük bir rolü bulunmaktadır.
Anahtar Kelimeler: Girişimcilik, , misyon, vizyon, Türkiye’nin ilk 100 büyük şirketi
JEL Sınıflandırması: L21, L25, L26

https://www.berjournal.com/wp-content/plugins/downloads-manager/img/icons/pdf.gif Full Text

Sustainable Supplier Selection with A Fuzzy Multi-Criteria Decision Making Method Based on Triple Bottom Line

Sustainable Supplier Selection with A Fuzzy Multi-Criteria Decision Making Method Based on Triple Bottom Line

Makale Bilgileri
Dergi: İşletme ve Ekonomi Araştırmaları Dergisi
Makalenin Başlığı: Sustainable Supplier Selection with A Fuzzy Multi-Criteria Decision Making Method Based on Triple Bottom Line
Yazar(lar): Burcu Avcı Öztürk, Funda Özçelik
Cilt: 5
Sayı: 3
Yıl: 2014
Sayfa: 129-147
ISSN: 1309-2448
Özet
To meet the demands of various stakeholders and to comply with environmental legislations, businesses started to look at their supply chain to enhance their overall sustainability profile. Supply chain operations with sustainability awareness have become an important issue in recent years and make the sustainable supplier performance evaluation and selection process as a central concept of sustainable supply chain management. In this study, supplier selection problem is modelled within the context of sustainable supply chain based on the triple bottom line concept. This paper examined the problem of identifying best supplier based on sustainability principles for supplier selection operations in supply chains. Due to it’s multi-criteria nature, the sustainable supplier selection process requires an appropriate multi-criteria analysis and solution approach. Fuzzy TOPSIS method is applied for the performance evaluation and selection of an appropriate sustainable supplier of an energy company. According to the results, Supplier1 is recommended with low risk as the best sustainable supplier alternative.
Anahtar Kelimeler: Sustainable supply chain, triple bottom line, fuzzy TOPSIS method
JEL Sınıflandırması: C61, M40, Q56

https://www.berjournal.com/wp-content/plugins/downloads-manager/img/icons/pdf.gif Full Text

Türkiye’de Merkezi Yönetimle Yerel Yönetimlerde Mali Sürdürülebilirlik Analizi

Türkiye’de Merkezi Yönetimle Yerel Yönetimlerde Mali Sürdürülebilirlik Analizi

Makale Bilgileri
Dergi: İşletme ve Ekonomi Araştırmaları Dergisi
Makalenin Başlığı: Türkiye’de Merkezi Yönetimle Yerel Yönetimlerde Mali Sürdürülebilirlik Analizi
Yazar(lar): Recep Tekeli, Hakan Hotunluoğlu
Cilt: 5
Sayı: 3
Yıl: 2014
Sayfa: 113-127
ISSN: 1309-2448
Özet
Son yıllarda sıkça yaşanan ekonomik krizler hükümetlerin sürdürülemez politikalarının doğal sonucu olarak düşünülebilir. Mali sürdürülebilirlik hükümetin mevcut politikalarını muhafaza etme yeteneği anlamına gelmektedir. Bu çalışmanın amacı Hamilton ve Flavin (1986) tarafından ortaya konulan zamanlararası borçlanma kısıtı yaklaşımından hareketle 1975 yılı ile 2012 yılı arası dönem verilerini kullanarak Türkiye ekonomisinde uygulanan mali politikaların sürdürülebilirliğini araştırmaktır. Bu amaç kapsamında bütçe açığı göstergesi olarak toplam kamu borçlanma gereğinin gayri safi yurt içi hâsılaya oranı olan KKBG/GSYİH değişkeni kullanılmıştır. Ayrıca çalışmada yerel yönetimlerle merkezi yönetim mali sürdürülebilirlik açısından karşılaştırılmıştır. Literatürde durağanlığın test edilmesinde yapısal kırılmayı dikkate alan yöntemlerin kullanılmasının uygun olacağı öne sürülmektedir. Bu nedenle literatürdeki en güncel yöntemler ile yapısal kırılmanın meydana geldiği yıllar tespit edilmiş ve politik ekonomi bağlamında seçim yıllarının kırılmalar üzerindeki etkisi değerlendirilmiştir. Çalışmada Türkiye’de güçlü formada bütçe açığı sürdürülebilirliğini destekleyici nitelikte bir bulgu elde edilememiştir.
Anahtar Kelimeler: Bütçe açıkları, mali sürdürülebilirlik, yapısal kırılma, birim kök, Türkiye
JEL Sınıflandırması: H61, H62

https://www.berjournal.com/wp-content/plugins/downloads-manager/img/icons/pdf.gif Full Text

Evaluation of Public Procurement System Considering the Principles of Competition, Transparency and Equal Treatment

Evaluation of Public Procurement System Considering the Principles of Competition, Transparency and Equal Treatment

Makale Bilgileri
Dergi: İşletme ve Ekonomi Araştırmaları Dergisi
Makalenin Başlığı: Evaluation of Public Procurement System Considering the Principles of Competition, Transparency and Equal Treatment
Yazar(lar):  Özhan Çetinkaya
Cilt: 5
Sayı: 3
Yıl: 2014
Sayfa: 97-112
ISSN: 1309-2448
Özet
Public procurement system is constituted by the procurements needed by the State as well as the operations carried out to bring its property to the use of private sector. Different laws are applicable to these two types of operations. Public Procurement Law numbered 4734 is applicable to spending, and State Procurement Law dated 2886 is applicable to income-generating operations. Recent studies have revealed that the principles of competition, transparency and equal treatment, which are said to be the core of procurement system, have been ruined due to the content of certain provisions of the related laws and problems in practice. It will be possible to talk about the existence of a healthier procurement system and public gains as long as the problems are identified and solutions are put into practice.
Anahtar Kelimeler: Public procurement system, transparency, competition, equal treatment
JEL Sınıflandırması: H50, H57, D41, D73

https://www.berjournal.com/wp-content/plugins/downloads-manager/img/icons/pdf.gif Full Text

Küresel Isınmanın Ekonomik, Sosyal ve Çevresel Etkilerinin Farkındalığı: Türkiye’den (TR 83 Bölgesi) Deneysel Bulgular

Küresel Isınmanın Ekonomik, Sosyal ve Çevresel Etkilerinin Farkındalığı: Türkiye’den (TR 83 Bölgesi) Deneysel Bulgular

Makale Bilgileri
Dergi: İşletme ve Ekonomi Araştırmaları Dergisi
Makalenin Başlığı: Küresel Isınmanın Ekonomik, Sosyal ve Çevresel Etkilerinin Farkındalığı: Türkiye’den (TR 83 Bölgesi) Deneysel Bulgular
Yazar(lar): Rüştü Yayar, Çetin Kaplan, Ümit Şimşek
Cilt: 5
Sayı: 3
Yıl: 2014
Sayfa: 81-95
ISSN: 1309-2448
Özet
Çalışma, küresel ısınmanın çeşitli etkileri üzerine farkındalığı ortaya koymayı amaçlamaktadır. Bu bağlamda küresel ısınmanın ekonomik, sosyal ve çevresel etkileri ve bu etkilerle ilgili farkındalık ortaya konmaya çalışılmıştır. Çalşımada, küresel ısınma kavramı çerçevesinde; küresel ısınmanın etkileri ve farkındalığı konuları ele alınmıştır. Küresel ısınmanın ekonomik, sosyal ve çevresel etkileri belirlenmiş, bunlar çerçevesinde küresel ısınmanın farkındalığının araştırılması amacıyla anket uygulanmıştır. 1454 kişiyle yapılan anket çalışmasında likert tipi ölçek kullanılmıştır. Analiz ise sıralı logit regresyon modeliyle gerçekleştirilmiştir. Anket; TR83 Bölgesi (Samsun, Amasya, Çorum ve Tokat) içindeki kentsel yaşam alanlarında uygulanmıştır.
Anahtar Kelimeler: Küresel ısınma, küresel ısınmanın etkileri, farkındalık
JEL Sınıflandırması: Q51, Q54, R29

https://www.berjournal.com/wp-content/plugins/downloads-manager/img/icons/pdf.gif Full Text

Türkiye’de Döviz Kuru-Faiz Oranı ve Borsa Getirisi İlişkisi: Ampirik Bir Analiz

Türkiye’de Döviz Kuru-Faiz Oranı ve Borsa Getirisi İlişkisi: Ampirik Bir Analiz

Makale Bilgileri
Dergi: İşletme ve Ekonomi Araştırmaları Dergisi
Makalenin Başlığı: Türkiye’de Döviz Kuru-Faiz Oranı ve Borsa Getirisi İlişkisi:
Ampirik Bir Analiz
Yazar(lar): Mehmet Şentürk, Engin Dücan
Cilt: 5
Sayı: 3
Yıl: 2014
Sayfa: 67-80
ISSN: 1309-2448
Özet
Bu çalışmada, Türkiye’de 1997:01-2013:05 döneminde faiz oranı ve döviz kuru dinamiklerinin borsa getirisi üzerindeki etkileri geleneksel birim kök testlerinden ADF, PP ve KPSS birim kök testleri, VAR modeline dayalı etki-tepki ve varyans ayrıştırma analizleri ve Granger nedensellik analizi ile incelenmiştir. Buna göre, döviz kuru ve faiz değişkenleri borsa getirisini yaklaşık üç ay negatif etkilemektedir. Burada, borsa getirisi üzerinde faiz, döviz kurundan daha çok etkili olmaktadır. Bir diğer ifade ile faiz oranı ve döviz kuru yükseldikçe, borsa endeksinin getirisi azalmaktadır. Ancak, borsa getirisi, faizdeki değişimlere döviz kuruna nazaran daha duyarlıdır. Ayrıca, döviz kurundan borsa getirisine ve faiz oranından da döviz kuruna doğru tek yönlü nedensellik ilişkisi bulunmaktadır.
Anahtar Kelimeler: Borsa getirisi, faiz oranı, döviz kuru, VAR, Granger nedensellik
JEL Sınıflandırması: E44, F31

https://www.berjournal.com/wp-content/plugins/downloads-manager/img/icons/pdf.gif Full Text

Türkiye İçin Çıktı Açığı Tahmininde Alternatif Yöntemler

Türkiye İçin Çıktı Açığı Tahmininde Alternatif Yöntemler

Makale Bilgileri
Dergi: İşletme ve Ekonomi Araştırmaları Dergisi
Makalenin Başlığı: Türkiye İçin Çıktı Açığı Tahmininde Alternatif Yöntemler
Yazar(lar): Bedriye Saraçoğlu, Özlem Yiğit, Necmettin Alpay Koçak
Cilt: 5
Sayı: 3
Yıl: 2014
Sayfa: 43-65
ISSN: 1309-2448
Özet
Çıktı açığı, üretimin fiili ve potansiyel seviyeleri arasındaki fark olarak tanımlanmaktadır. Yazında çıktı açığının tahmininde kullanılan çeşitli yaklaşımlar bulunmaktadır. Bu çalışmada yazındaki yöntemlerin kısıtlarını da göz önünde bulundurarak Türkiye ekonomisi için alternatif çıktı açığı tahminleri elde edilmesi amaçlanmıştır. Bu amaçla (1) Türkiye ekonomisi için Blanchard ve Quah (1989) tarafından önerilen Yapısal VAR (SVAR) modeli, (2) Kaiser ve Maravall (2005) tarafından önerilen ARIMA modeline dayalı “Uyarlanmış Hodrick-Prescott filtresi” (Modified HP) yöntemleriyle çıktı açığı tahmin edilmiştir. Bu yöntemler yazında en çok kullanılan HP filtresi yöntemiyle karşılaştırılmıştır. Çalışmada çıktı açığı tahmininin fiyat istikrarı politikası oluşturulmasında çok önemli bir girdi olduğu göz önünde bulundurularak elde edilen çıktı açığı tahminleri, gerçekleşen enflasyonu açıklama güçleri açısından karşılaştırılmıştır. Ampirik bulgularımız SVAR yöntemiyle tahmin edilen çıktı açığının cari enflasyonu açıklamakta daha başarılı sonuçlar ürettiği yönündedir.
Anahtar Kelimeler: Çıktı açığı, Phillips eğrisi, enflasyon öngörüsü, uyarlanmış HP filtresi, SVAR
JEL Sınıflandırması: C32, C36, E31, E32

https://www.berjournal.com/wp-content/plugins/downloads-manager/img/icons/pdf.gif Full Text

Bankaların Sermaye Yeterliliği Oranı Açısından Riske Maruz Değer Hesaplama Yöntemlerinin Karşılaştırılması

Bankaların Sermaye Yeterliliği Oranı Açısından Riske Maruz Değer Hesaplama Yöntemlerinin Karşılaştırılması

Makale Bilgileri
Dergi: İşletme ve Ekonomi Araştırmaları Dergisi
Makalenin Başlığı: Bankaların Sermaye Yeterliliği Oranı Açısından Riske Maruz Değer Hesaplama Yöntemlerinin Karşılaştırılması
Yazar(lar): Ahmet Bostancı, Turhan Korkmaz
Cilt: 5
Sayı: 3
Yıl: 2014
Sayfa: 15-41
ISSN: 1309-2448
Özet
Gelişmiş bir RMD modeli kullanan bir bankanın daha basit RMD modeli kullanma durumuna göre göreceli olarak risklerini daha iyi ölçtüğü için daha düşük bir piyasa riskine esas tutar (PRET) tutması gerektiği beklenmektedir. Bu çalışmanın amacı, riskleri daha iyi ölçebilen gelişmiş RMD modelleri daha düşük bir PRET’i sağlayacağı hipotezinin test edilmesidir. Çalışmada RMD hesaplama yöntemlerinden tarihi volatilite, tarihi simülasyon, EWMA, GARCH (1,1), GARCH (1,1)-Bootstrap ve GARCH (1,1)-GED modelleri kullanılmıştır. Elde edilen RMD sonuçları geriye dönük test işlemine tabi tutulmuştur. Bu işlem sonucu çarpım faktörü (h) (veya model güvenlik çarpanı) belirlenip PRET simüle edilmiştir. Gerçek veriler için sonuçlar yorumlandıktan sonra aynı süreç altı tane farklı özelliğe sahip rassal olarak üretilmiş veri seti için tekrarlanıp sonuçların tutarlılığı sınanmıştır. Elde edilen bulgulara göre, GARCH (1,1)-Bootstrap ve GARCH (1,1)-GED modelleri gibi gelişmiş RMD modellerinin daha düşük PRET’i sağlayacağı hipotezi doğrulanmamıştır.
Anahtar Kelimeler: Basel II, geriye dönük test, riske maruz meğer, sermaye yeterlilik oranı, piyasa riskine esas tutar
JEL Sınıflandırması: G17, G21, G32, G38

https://www.berjournal.com/wp-content/plugins/downloads-manager/img/icons/pdf.gif Full Text

Duygusal Emeğin İş Performansı ve İşten Ayrılma Niyetine Etkisinde Kişilerarası Çarpıklığın Aracılık Rolü

Duygusal Emeğin İş Performansı ve İşten Ayrılma Niyetine Etkisinde Kişilerarası Çarpıklığın Aracılık Rolü

Makale Bilgileri

Dergi:İşletme ve Ekonomi Araştırmaları Dergisi

Makalenin Başlığı: Duygusal Emeğin İş Performansı ve İşten Ayrılma Niyetine Etkisinde Kişilerarası Çarpıklığın Aracılık Rolü

Yazar(lar): Memduh Begenirbaş, Abdullah Çalışkan

Cilt:5

Sayı:2

Yıl:2014

Sayfa: 109-127

ISSN:1309-2448

Özet

Bu çalışmada, hizmet sektörü çalışanlarının duygusal emek gösterimlerinin, onların İş Performansı (İP) ile İşten Ayrılma Niyetleri (İAN) üzerine etkileri araştırılmıştır. Ayrıca bu etkilerde, kişiler arası çarpıklığın aracılık rolüne bakılmıştır. Bu maksatla, Ankara’da özel hizmet sektöründe çalışan 403 katılımcıdan anket yoluyla elde edilen veriler analiz edilmiştir. Çalışmada değişkenler arası ilişkiler ve etkileri korelâsyon ve regresyon analizleri ile ortaya konurken, değişkenlere ait ölçeklerin doğrulanması esnasında yapısal eşitlik modelinden istifade edilmiştir. Bulgulara göre, hizmet sektörü çalışanlarının duygusal emeklerinin, İP’leri ve İAN’leri üzerinde önemli etkilere sahip olduğu görülmüştür. Özellikle, yüzeysel rol yapan çalışanların İP’leri düşük iken, İAN’lerinin ise yüksek olduğu tespit edilmiştir. Kişiler arası çarpıklığın da çalışanların İP’lerine olumsuz etkileri ve İAN’lerine ise olumlu katkılarının olduğu gözlemlenmiştir. Ayrıca, çalışanların duygusal emeklerinin iş performanslarına ve işten ayrılma niyetlerine, örgüt içinde yaşamış oldukları kişiler arası çarpıklığın kısmi aracılık ettiği sonucuna ulaşılmıştır. Çalışmanın bulgularıyla ilintili olarak, etkin ve verimli hizmet sektörü çalışanlarının temini ve idamesi için hizmet sektörü yöneticilerine de konu ile ilgili önerilerde bulunulmuştur.

Anahtar Kelimeler: Duygusal emek, iş performansı, işten ayrılma niyeti, kişiler arası çarpıklık.

JEL Sınıflandırması: M10, M12, D23

https://www.berjournal.com/wp-content/plugins/downloads-manager/img/icons/pdf.gif Full Text